Haber:Aydın BilgiliBabaeski İlçe Müftüsü Mehmet Şimşekoğlu Mirac Kandili münasebetiyle bir açıklama yaparak Babaeskililerin kandilini kutladı.
Mehmet Şimşekoğlu yaptığı açıklamasında şunlara yer verdi; “Değerli Kardeşlerim, pazar akşamı mi’raç kandilini idrak etmiş bulunuyoruz. Bütün halkımızın miraç kandilini tebrik eder, milletimizin ve islam âleminin huzur ve barışına vesile kılmasını Yüce Allahtan niyaz ederim.
Bu vesileyle kısaca isra ve mi’raç mucizesinden bahsetmek istiyorum:
Mi’rac Peygamber Efendimize verilen en büyük mucizelerden biridir. Hicretten bir buçuk yıl önce vuku bulmuştur. Mekke’de Müşriklerin yoğun baskısı altında kalan Peygamber Efendimiz gittiği Taif’ten de taşlanarak dönmüştü. Çok sevdiği eşi Hz. Hatice ve amcası Ebu Talib’in vefat etmesi O’nu daha da üzmüştü. Müşriklerin ambargo ve baskıları karşısında çaresiz kaldığı bir ortamda vuku bulmuştur isra ve mi’rac mucizesi.
İsra ve mi’rac’ın ne olduğunu anlamak için önce mu’cizenin ne olduğunu anlamak gerekir. “Mu’cize, Allah Teâlâ’nın peygamberlerine peygamberlik davalarını ispat etmeleri için verdiği ve diğer insanların benzerini meydana getirmekten aciz kaldığı olağanüstü olaylardır” şeklinde tarif edilmiştir. Her peygamberin kendine has mu'cizeleri vardır. Peygamber Efendimize verilen en büyük mu’cize ise Kur’an’dır. Kur’an yaşayan bir mu’cizedir.
Çünkü O’nun bir ayetinin dahi benzerini meydana getirmek mümkün olmamıştır. Halbuki Kur’an indirildiği günden itibaren inanmayanlara meydan okuyor. Yüce Allah buyuruyor ki: ” Kulumuza indirdiğimiz kitaptan dolayı bir şüphe içinde iseniz onun benzeri bir sûre de siz getirin, Allah’tan başka taptıklarınızı da yardıma çağırın; eğer iddianızda samimi iseniz! Bunu yapamazsanız -ki asla yapamayacaksınız- yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten sakının; o inkârcılar için hazırlanmıştır.”(Bakara Sûresi, 23. ve 24. Âyetler)
İsrâ gece yolculuğu, Mirac’da yükselmek demektir. İsrâsûresinin ilk âyetindeisrâ olayı şöyle anlatılır:” Bir gece kendisine bir kısım âyetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Haram’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir. O, gerçekten her şeyi işitmekte ve görmektedir. (İsrâ Sûresi,1.âyet)
Sevgili Peygamber Efendimiz(SAV) Kabe’nin avlusunda iken Cebrâila.s. yanına geldi, göğsünü açarak kalbini zemzemle yıkadı, sonra Burak denilen bir binek üzerinde onu Kudüs’e götürdü. Rasûlullah’ı burada önce bazı peygamberler karşıladılar ve onu kendilerine imam yaparak arkasında topluca namaz kıldılar.
Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksâ’dansemâvât tabakalarında yükselme mu’cizesine ise mi’rac denmektedir. Necmsûresinin ilk âyetlerinde de mi’rac mucizesi anlatılmaktadır.
Mi’rac esnasında Peygamber Efendimiz’e evrenin sırları, Cebrail aleyhisselâm ve diğer melekler, melâikenin tesbihâtı, cennet ve cehennem ile buralarda bulunacak insanların durumu gösterildi.
Mi’rac’da Peygamber Efendimize,
1- İçlerinden günahkâr olanlar –eğer affedilmezlerse- bir süre cehennemde cezalandırıldıktan sonra bütün ümmetinin cennete kabul buyurulacağı müjdesi verildi.
2-Bakara sûresinin son iki âyeti verildi.
3-Mü’minin mi’râcı olan beş vakit namaz emredildi.
Bizler bu mübarek geceleri fırsat bilerek namaz ile olan münasebetimizi gözden geçirmeliyiz. Namazın İslâm’ın beş esasından biri, Allah’ın emri ve dinin direği olduğunu bilerek düzenli bir şekilde yerine getirme gayreti içinde olmalıyız. Selam ve dua ile…”HABER MERKEZİ
Mehmet Şimşekoğlu yaptığı açıklamasında şunlara yer verdi; “Değerli Kardeşlerim, pazar akşamı mi’raç kandilini idrak etmiş bulunuyoruz. Bütün halkımızın miraç kandilini tebrik eder, milletimizin ve islam âleminin huzur ve barışına vesile kılmasını Yüce Allahtan niyaz ederim.
Bu vesileyle kısaca isra ve mi’raç mucizesinden bahsetmek istiyorum:
Mi’rac Peygamber Efendimize verilen en büyük mucizelerden biridir. Hicretten bir buçuk yıl önce vuku bulmuştur. Mekke’de Müşriklerin yoğun baskısı altında kalan Peygamber Efendimiz gittiği Taif’ten de taşlanarak dönmüştü. Çok sevdiği eşi Hz. Hatice ve amcası Ebu Talib’in vefat etmesi O’nu daha da üzmüştü. Müşriklerin ambargo ve baskıları karşısında çaresiz kaldığı bir ortamda vuku bulmuştur isra ve mi’rac mucizesi.
İsra ve mi’rac’ın ne olduğunu anlamak için önce mu’cizenin ne olduğunu anlamak gerekir. “Mu’cize, Allah Teâlâ’nın peygamberlerine peygamberlik davalarını ispat etmeleri için verdiği ve diğer insanların benzerini meydana getirmekten aciz kaldığı olağanüstü olaylardır” şeklinde tarif edilmiştir. Her peygamberin kendine has mu'cizeleri vardır. Peygamber Efendimize verilen en büyük mu’cize ise Kur’an’dır. Kur’an yaşayan bir mu’cizedir.
Çünkü O’nun bir ayetinin dahi benzerini meydana getirmek mümkün olmamıştır. Halbuki Kur’an indirildiği günden itibaren inanmayanlara meydan okuyor. Yüce Allah buyuruyor ki: ” Kulumuza indirdiğimiz kitaptan dolayı bir şüphe içinde iseniz onun benzeri bir sûre de siz getirin, Allah’tan başka taptıklarınızı da yardıma çağırın; eğer iddianızda samimi iseniz! Bunu yapamazsanız -ki asla yapamayacaksınız- yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten sakının; o inkârcılar için hazırlanmıştır.”(Bakara Sûresi, 23. ve 24. Âyetler)
İsrâ gece yolculuğu, Mirac’da yükselmek demektir. İsrâsûresinin ilk âyetindeisrâ olayı şöyle anlatılır:” Bir gece kendisine bir kısım âyetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Haram’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir. O, gerçekten her şeyi işitmekte ve görmektedir. (İsrâ Sûresi,1.âyet)
Sevgili Peygamber Efendimiz(SAV) Kabe’nin avlusunda iken Cebrâila.s. yanına geldi, göğsünü açarak kalbini zemzemle yıkadı, sonra Burak denilen bir binek üzerinde onu Kudüs’e götürdü. Rasûlullah’ı burada önce bazı peygamberler karşıladılar ve onu kendilerine imam yaparak arkasında topluca namaz kıldılar.
Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksâ’dansemâvât tabakalarında yükselme mu’cizesine ise mi’rac denmektedir. Necmsûresinin ilk âyetlerinde de mi’rac mucizesi anlatılmaktadır.
Mi’rac esnasında Peygamber Efendimiz’e evrenin sırları, Cebrail aleyhisselâm ve diğer melekler, melâikenin tesbihâtı, cennet ve cehennem ile buralarda bulunacak insanların durumu gösterildi.
Mi’rac’da Peygamber Efendimize,
1- İçlerinden günahkâr olanlar –eğer affedilmezlerse- bir süre cehennemde cezalandırıldıktan sonra bütün ümmetinin cennete kabul buyurulacağı müjdesi verildi.
2-Bakara sûresinin son iki âyeti verildi.
3-Mü’minin mi’râcı olan beş vakit namaz emredildi.
Bizler bu mübarek geceleri fırsat bilerek namaz ile olan münasebetimizi gözden geçirmeliyiz. Namazın İslâm’ın beş esasından biri, Allah’ın emri ve dinin direği olduğunu bilerek düzenli bir şekilde yerine getirme gayreti içinde olmalıyız. Selam ve dua ile…”HABER MERKEZİ